Biyo çeşitlilik ve Çevre Araştırmaları Merkezi’nden uluslararası bir araştırma ekibi, bal arılarının kovanları parazit tehdidi altına girdiğinde sosyal mesafeyi kullandıklarını keşfetti.
Sosyal mesafeyi uygulayan ve gözlemleyen ilk hayvan arılar değil. Örneğin babunların enfeksiyonlu bireyleri temizlemekten kaçındığı ya da kendisine bir mantarın bulaştığını fark eden karıncaların, yuvalarından uzaklaşarak enfeksiyonun yayılma riskini azalttığı daha önce tespit edilmişti.
Biyoçeşitlilik ve Çevre Araştırmaları Merkezi’nden bir grup bilim insanı tarafından yönetilen bu araştırmada, bal arısı kolonilerinin zararlı bir akardan gelen istilalara karşı; genç ve yaşlı arılar arasındaki sosyal mesafeyi arttırdığını ve yuva arkadaşları arasındaki etkileşimlerini değiştirdikleri kanıtlandı.
“Bal arıları da sosyal hayvanlardır”
Arılar, tıpkı tüm hissedebilen bireyler gibi sosyal hayvanlardır. Bir arada yaşarken sorumluluklar ve etkileşimlerle karşılıklı bir yaşam sürerler. Bal arısı kolonilerinde iç ve dış olarak iki ana bölme bulunur. Dış bölme toplayıcılar tarafından işgal edilir, iç bölmede ise hemşireler, kraliçe ve yavru arılar yaşar. Bu ayrım sayesinde kraliçe, genç arılar ve kuluçka dış ortam ve dolayısıyla hastalıklardan korunması sağlanır. Bilim insanları istila edilmiş olan ve olmayan kolonileri karşılaştırarak, istila karşısında kovandaki bireylerin davranışlarını inceledi. İnceleme sonucunda akar bulaşmasını arttırabilecek bir davranışın kovanın orta kısımlarında daha az karşılaşıldığı görüldü. Araştırmacılar genellikle toplayıcı yaşlı arıların olası bir istila karşısında kovanın kenarlarına doğru, genç arıların ise merkeze doğru hareket ettiğini söyledi.
Kaynak:https://www.independent.co.uk/news/science/honeybees-social-distancing-parasite-study-b1948179.html.